Türkler, kaliteli şarapla tanışacak

1dk okuma

Alkollü içkilerin üretiminde tekeli kaldıran ve rakının koruma altına alınmasını öngören yasa, şarapçıları hareketlendirdi. Sektör, ithalat ve üretim için yasanın açıklık kazanmasını bekliyor.


İçki üreticileri tarafından heyecanla beklenen, alkollü içkilerin üretiminde tekeli kaldıran yasa, Resmi Gazete`de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Özellikle rakı üretiminin serbest bırakılmasına yönelik olarak hazırlanan yasa değişikliğinde, üretim hakkı verilirken, 1 milyon litre sınırı getirilmesi ve tüm illerde bayi ağı bulunması şartı sektör tarafından Tekel`in, tekelliğinden vazgeçmeye niyetli olmadığının bir işareti olarak yorumlanıyor. Rakı üretimi ve şarap ithalatı yapma konusunda istekli olan şarap üreticileri, yasanın ardından, şimdi de yönetmeliklerin açıklanmasını bekliyor.


Sarafin adlı özel şarabı üreten Nilkut şirketinin yüzde 50 ortağı olan Güven Nil, Tekel ile ilgili olarak hazırlanan kanunun amacının rakı üretimi olduğunu ifade ederek, Tekel`in şaraptaki tekelliğinin daha önceden bozulduğunu söyledi. Türkiye`de son zamanlarda kanunen yeri olmasa da yurtdışından ithal edilen şarapların serbestçe satılır hale geldiğini dile getiren Nil, turistik tesislerde satışa sunulmak üzere getirilen şarapların artık mağazalarda satılmaya başladığını belirtti.

Yeni kanun ile Türkiye`de yabancı kökenli şarapların satılabileceğini vurgulayan Güven Nil, `Tekel ile ilgili kanunda bunun düzeltildiğini görüyoruz. Ama nasıl olduğunu söylemiyor. Bunlarla ilgili yönetmeliği bakanlık çıkaracaktır ve yönetmelikle açıklanacaktır, diyor. Biz bunu, ithalatçının Tekel olma mecburiyetinin kalkacağı şeklinde yorumluyoruz` dedi.


Türk şarapları kötü kalite

Nil, Türkiye`de şarap ithalatının neden önemli olduğu konusunda ise şu açıklamalarda bulundu: `Türkiye`de üretilen şarapların çoğu kötü kaliteli. Bu nedenle de halk şaraba ısınmamış.Mesela, Kavaklıdere Kalecik Karası`nı, biz Sarafin`i ürettik. Müthiş ilgi gördü. Eğer şarap ithalatı serbest kalırsa, Türk halkı kaliteli şarabı öğrenecek. Biz ithalatın serbest bırakılmasını bir rekabet olarak değil, Türkiye`de şarapçılığın ve tüketimin gelişmesi için bir araç olarak görüyoruz.`

Doluca Şarapları Pazarlama ve Satış Direktörü Sibel Kutman da, şarap ithalatının serbest bırakılmasının sektörü geliştireceğine inandığını açıkladı. Yasa öncesinde ithal şarapların yüzde 280 oranıda vergiye tabi olduğunu ifade eden Kutman, içerideki şarap üreticilerinin satış fiyatı üzerinden yüzde 46 oranında vergiye tabi olduğunu söyledi. Kutman, `En azından bu orana tabi tutulduklarında bile, biz yine fiyat ve kalite avantajımızı koruyacağımızı düşünüyoruz. Legal yolla geldiğinde, bizi kamçılayan bir unsur olacak` dedi. Kutman, şarap ithal etmelerinin mümkün olacağını söyledi.

Türkiye`nin bağcılıkta dünya dördüncüsü olduğunu dile getiren Sibel Kutman, bu bağların ancak yüzde 2`sinin bağcılıkta kullanıldığına dikkat çekti. Kutman, `Bizde şarapta kullanılacak üzümün nasıl yetiştirileceği konsunda bir düzenleme yok` dedi. Doluca olarak üretimde kullandıkları üzümlerin yüzde 15`inin kendi bağlarından geldiğini açıklayan Kutman, Ege ve Trakya`da yavaş yavaş bağcılarla ortaklık yapma çalışmalarının başladığını belirtti. Kutman, 2000`li yılların ilk 10 yılının bağcılık yılı olarak hatırlanacağını savundu. Doluca`nın yıllık üretiminin yılda 10 milyon şişe olduğunu ve 23 ürün çeşidi bulunduğunu dile getiren Sibel Kutman, bu üretimin 2 milyon şişesinin başta Almanya olmak üzere, İngiltere, Benelux ülkeleri, Japonya, Kıbrıs, İtalya gibi ülkelere ihraç edildiğini söyledi. Doluca`nın da yüzde 50 ortağı olduğu Nilkut şirketi tarafından özel bağlardaki üzümlerden üretilen Sarafin ise yılda 400 bin şişe olarak piyasaya sürülüyor.


Tekel`in vazgeçmeye niyeti yok:

Sibel Kutman`a göre rakı üretiminin serbest bırakılmasında Tekel, `Öyle bir şekilde özelleşeceğim ki, özelleşsem bile kimse rakıya girmesin` diyor. Bu sonuca nasıl vardıklarını ise Kutman, şöyle açıklıyor:

`Çünkü, rakı ya da herhangi bir başka içki üreteceksiniz, minimum 1 milyon litre üretmeniz lazım. İnanılmaz büyük bir yatırım istiyor bu. Bir de `Türkiye`nin her ilinde dağıtım teşkilatı` diye bir ibare geçiyor. Yönetmeliklerle bu açıklanacak. Ama biz, tüm Türkiye`de satışlarımızı kendimizi yaparız. Arada bayi, aracı kullanmayız. Ve reklam yasağı var. Bizim tahminimiz, yönetmelikler açıklandığı zaman eminim daha da zorlaştırıcı yetkiler çıkacak. Ama her halukarda o kadar büyük bir pazar ki, girilmesi gerekiyor. Türkiye`nin yüzde 70`i bugün rakı kullanıyor. Şarap yüzde 8`lerde. Beni ilgilendirmez demek zor.` Doluca`nın da rakı üretimine girebileceğini ifade eden Sibel Kutman, rakı üretmenin, şaraba göre çok daha basit bir işlem olduğunu belirtti. Tüm büyük yabancı şirketlerin kapıda beklediğine işaret eden Kutman, `Bizde girmek için ortaklıklar yapabiliriz, görüşmeler yapıyoruz. Yabancılar bizden bilgi almaya geliyorlar` diyerek, rakı üretimi konusunda gidecekleri stratejik bir ortaklığın da sinyallerini verdi.


Haberle ilgili daha fazlası: